Şeyh Muhammed Nazım el-Hakkani en-Nakşibendi Hazretlerinin Ağustos 1980 Sohbeti
Eğer birisi Ramazan’da orucunu tutamazsa özrü varsa, Ramazan’dan bir gün sonra tutmalıdır mazareti
yoksa bir gün kaza olarak, 6 gün de ceza için tutmalıdır. Altı gün aralıksız mı? Evet. Fakat Evliyalar diyor
ki, eğer birisi ‘law ṣāma thalathata ālaf yawm’ (3,000 gün bile tutsa…) Nafile olarak. ‘Li ajil dhakal yawmul waḥid min Ramadan' (Ramazan'da kaçırdığı bir gün yerine kaza olarak) 'ajraha' ermek için, (sevap kazanmak için). Hiçbir zaman o kaçırdığı bir günün sevabını alamaz. 3,000 gün, günlerce ve günlerce tutsa bile bunun sevabı Ramazan'daki bir günün yerine geçemez. O kaybettiği. Kim 3000 gün oruç tutabilir ki? 10 sene demektir bu, 10 yıl kadar Oruç tutmak, gene de aynı sevaba eşit değildir Ramazan'daki bir gün gibi etmez. O zaman o kimse hayır işi yapabilir, her gün için sadaka verebilir. Her gün sadaka ver. Eğer verirse... Dünyanın tüm hazinelerini dahi verse, dünyanın tüm haznelerini verecek olsa bu Allah'a bir Secde sevabı kadar etmez. Bize 5 vakit Namaz emredildi. Sünnetler ile 40 Rekat bu 80 secde demektir. Yüce Allah'a edeceğin bir secde, çok daha kıymetli olur nafile verecek olsan farz olmayan zekat, nafile. Nafile. Anladın? (Fuzuli yere yapılan). Gönüllü olarak verirsen, eğer 'law tamlik khazaini d-dunya’ç (hatta
dünyanın tüm hazinelerine sahip olsan) ve her gün bunu sadaka olarak versen, bu Allah’a edeceğin 1
secdeye denk gelmez.
Duyuyorum bazen, biz namaz kılarken bazı kardeşlerimiz namaza gelmiyor. Kadınların özrü olabilir, ama
erkeklerin olamaz, Biz kadın değiliz. Namazımızı kılabiliriz. Bu yüzden Secde hususunda çok dikkatli
olmalısınız. Eğer 5 vaktinizi kılamasanız bile Allah için günde en az 1 kez secde etmek zorundasınız.
‘Tembel olma’. En tembel insanlar Allah’a secdeyi bırakanlardır ve yine Allah’tan her şeyi isteyenlerdir.
Ver Allah’ım ver. Ver Allah’ım ver… Fakat O… ‘yushuf aw yara an yasjuda sajdatan wahida ziada’ (O
sadece 1 defa dahi olsa Secde etmeyi zaruri olarak görür)
Nasıl olurda, günde bir Secde bile etmeden Allah’ın kulu olduğumuzu iddia edebiliriz? ”Kim diyebilir ki,
2 rekat için zamanım yoktur” 24 saatlik 1 günde? Kim zamanım yoktur diyebilir? Bunu diyen yalancı ve
tembeldir. Buna uymak zaruridir. 5 vakit olmasa bile 1 vakit kılmaya vakit yok mu? Bir sürü insan bana
gelir ve bir sürü dertten muzdarip diye dert yanar. Çoğu kocalarından şikayetçi kadınlar. Kocaları da gelip
karılarından şikayet ediyor. Veliler gelip çocuklarından şikayet ediyor. Bazı işadamları gelip ”iş yok, güç yok” diyor. Batıyoruz. “Soruyorum, namaz kılıyor musun? “Yok. Namaz
yok” “Abdest alıyor musun? ”Yok.” E nasıl olur da sen Allah’tan hayatının huzurlu ve rahat olsun
istiyorsun? Evet hayatımızın mutlu olması için ilk temel Secde’dir. Ve 5 vakit içerisinde en önemli olan,
Asta’izubillah: “Hafizu alaṣ-ṣalawati (Ciddi İbadet edenleri korur) wa ṣ-ṣalatil wusṭa” (2:238) (ve namaz-
ortanca) Orta namaz Ṣalatu ṣ-Ṣubḥ, Fajr salat, Sabah namazıdır.
Diyorsan ki, geceler kısa, kalkamayız, zararı yok, o zaman sabah uyanınca kılıp o zaman evinizden çıkın.
O zaman Allah 2 Melaike verir size. Melaike, bilirler. Onlar ingiliz değildir. Melaike anladınız mı?
Tercümesi yoktur; Melek, falan diye. Binaenaleyh Sabah Namazı en önemli namazdır. ‘waqt an taqsimul
arzaq’. Zahiri ve manevi. Salat ul-fajr, sabah namazı rızık dağıtma zamanıdır. Bize bahşedilen rızık.
Rızık hükmü o an verilir, dünya ve ahıret için. Dikkat etmelisiniz. Bunu kaybetmeyiniz, yoksa Allah sizi
kaybeder. Bu en önemlisidir. Herkes bilir, fabrikaya giderler. İşçiler gelir ve bir kartları vardır. İşe
başlamadan önce kartı okuturlar. İçeri girerler, çalışır ya da çalışmaz, bilinir ki o işçi içeriye girmiştir. Biz
de, sabahleyin 2 secde, ile ”Ey Allah’ım, ben hazırım”. deriz Evet. Bu böyledir. Fakat kartı okutmazsan,
maaşı alamazsın. Doğru değil mi? Kabul mu?
Ashhadu an la ilaha illAllah wahdahu la sharika lah wa ashhadu anna Sayyidina Muhammadan Abduhu
wa Habibuhu wa Rasuluh. awda’ana hatainal kalamataini shahadataina indaka ya Rasulallah wahiya lana
wadi’atun yawmul qiyamati yaman arsalahu Allah taala rahmatan lil’alamin Dünya şimdi ateş içerisinde.
Yanıyor. Secde eden Müslümanlar için emniyet vardır. Secde yoksa emniyet de yoktur.
Müslüman olmayanlar ”Allah” var diyenlerin emniyeti için de bu yeterlidir. İmansızlar, hepsi de ateşe
süpürüleceklerdir. Zamanı geliyor, Ademoğulları için ceza zamanı. Savaş kapıda, uzak değil. Uzakta değil.
Belki de ‘fuj`a’ – ansızın başlar, patlak verir. Müslümanları secde korur. Müslüman olmayıp Allah’a
inananlar ”Ey Allah’ım” desin o zaman emniyette olurlar, Hristiyanlar, çünkü bir sürü ateist insan bir sürü
komünist hiçbir dine inanmayanlar, hepsi de bu büyük süpürgede gidecekler temizlenmek için.
Binaenaleyh her nerede iseniz, bazen fırtına gelir, onun gibi, böyle, tüm memleketleri dolaşır. Onun gibi
işte, bu fırtına her yeri gezecek. Dünyadaki her yeri. Fırtına gelince, sessiz ol. Bulunduğun yerden kaçıp
başka yere gideyim deme. Çünkü hiçbir yer diğerinden daha emniyetli olmayacak. Fakat Allah kullarını
korur. Bu size nasihatimizdir. En önemli korunma secde etmektir. Secdesi olmayan için imkansızdır.
Müslüman olmayanlar, inançlı olanlar, da emniyette olacak. Ve diğerlerinden, her 7 kişiden sadece 1
tanesi kalacak 6 tanesi fırtınada gidecek. Evet şimdi bu korkunç bir savaştır, gelecek olan tufan gibi, Nuh
Tufan’ı gibi. Nuhun zamanındaki su seli idi, şimdiki ateş seli olacak. Çünkü korkunç bombalar her iki
tarafta da var. Hatta kayalar bile yanacak. Hiçbir kurtuluş yok, Allah’ın korumasından başka. Ben bunları
kendim söylemiyorum Peygamber Efendimiz (sav) söylüyor. Dünyamız için zaman doldu. Bitiyoruz, başlamıyoruz. 124.000
Enbiya, Peygamber geldi birbiri ardına, ta ki Son Peygamber gelene kadar. Ve O’nun zamanından bugüne
kadar 1400. Bin Dört Yüz ya da 1400, ve daha da gider. Daha neyi bekliyoruz? Nemrut’un kulesini mi
dikmesini mi bekliyoruz? Evet. Dünyadan daha fazla para toplayıp, Nemrut’un kulesini dikmesini
bekliyoruz.
Peygamber Efendimiz demişti ki, ”Bana… Bana emredilmedi. Bana emredilmedi. ‘ ma umirt li jam’i d-
dunya ‘ (Dünya nimetlerini toplayım diye) ‘wa lakin umirt bi t-tasbih wa t-taqdis wa s-sajda li Rabbi ‘
(Rabbimi yüceltmek ve …)” Biz onun yolundan sapıyoruz. Peygemberimiz öyle gidiyor, biz böyle
gidiyoruz. Öyle bir ülkede olabiliriz ki, insanlar pis şeyler yiyor, pis şeyler içiyor. Bitti.
Avrupalılar ne yiyor? Domuz yiyor. Ne içiyor? Şarap içiyor. Her ikisi de pis şeyler. Ve bizim insanımız
“Batı ülkelerinin modern hayat tarzı.” Ne modern hayatı? Domuz yemek, şarap içmek mi? Her ikisi de
necaset. Evet. Pistir. Bu onlardan gelen uygarlık. Audhu billah. Allah korusun… Yaşlılar yaşıyor, gençler
gidiyor. Bu yüzden dikkat etmemiz gerek ki Rabbimiz bizden razı olsun. Nefsimizi tatmin etmenin
peşinden koşuyoruz. Nefsimizin bizden yana memnun olmasına çalışıyoruz. Rabbimizin bizden razı
olmasını istemiyoruz. Sorun budur. Budur sorun. Dikkatli olmalıyız.
Bayramınız mübarek olsun İnşaAllah. Yawm al-khamis, perşembe, olur zannedersem. Kadir Gecesi olur
zannedersem. Salıdan belki Kadir gecesi, ya da yarına. Birşey değil. Sırdır bu, saklanmış gece öyle ki her
gecede aramalayız Kadir Gecesini. Bu yüzden sabit değil her gece için diğer mübarek geceler gibi. Öyle ya
da böyle gider. Razaqana Allah wa iyyakum.
Ya Rabbi, leylet-ül kadir tecellisini bize giydir, bu ihvanımız, ahbabımıza. (Ey Allah’ım bizleri ve
kardeşlerimizi Kadir Gecesinin tezahürü ile giydir) Sigara içmeyi bırakın. Kötü alışkanlıktır sigara. Sri
Lankalı ihvanlarımız, baba oğul çok sigara içiyorlar. Ben görmüyorum ama şeytan getiriyor. Hepsi bana
geliyor. Dışarı kaçıp, mutfakta, banyoda içiyorlar. Fakat dumanını şeytan bana getiriyor ve rahatsız
ediyor. Bırakmalısınız bunu. İyi bir şey değil. Bi hurmati l-Habib, bi hurmati l-Fatiha.
