Esselamu Aleyküm
Eûzü billâhi mine’ş-şeytâni’r-racim Bismillâhirrahmânirrahim
Vesselatu Vesselamu ala Resuluna Muhammedin Seyyidel evvelin vel ahirin
Medet Ya Resulullah, Medet ya Ashab-ı Resulullah, Medet ya Meşayihina, Şeyh Abdullah Dağıstani,
Şeyh Muhammed Nazım el Hakkani, destur.
Tarikatun es sohbe vel hayru fi cemiyya.
“Bir cemaat oturduğu mecliste Allah’ı anmaz ve Peygamberine salât ve selam getirmezse, bu
toplantı onlar için bir pişmanlık olur. Allah dilerse onlara azap eder, dilerse bağışlar.” Peygamber
Efendimizin(s.a.v) adı bir mecliste zikredilmeyince o meclise asla fayda olmaz.
Okuduğumuz bu güzel Hadisi buradan zikredelim. Dua okuyacağımız zaman duanın başında
ve sonunda Peygamber Efendimize(s.a.v.) salâtu selam getirmek lazım. Allah Azze ve Celle
Hazretleri duayı ancak bu şekilde kabul eder. Yoksa kişinin duasına bakmaz. Peygamber
Efendimizin(s.a.v.) ismi o duada geçerse, onun isminin hürmetine dua kabul olur. Bu Hadis-i Şeriftir.
Büyük zatların sözleri değildir. Peygamber Efendimizin(s.a.v) sözüdür.
Vahabiler bu şekilde bir duaya şirk derler. Doğru değildir. Doğrudan Peygamber
Efendimizin(s.a.v) ismi duaya katılmadığı takdirde o dua kabul olmaz. Allah o duaya bakmaz bile. Sen
kimsin? Hepimiz günahkâr insanlarız. Sabahtan akşama kadar, istesek de istemesek de insan günah
işliyor. Onun için Peygamber Efendimiz(s.a.v)’in temiz ismi olmadıktan sonra, onun hürmetine
demedikten sonra hiçbir dua kabul olmaz. Boşuna uğraşmasınlar. Peygamber Efendimizin(s.a.v.)
hürmetine Allah dualarımızı kabul buyursun inşallah. Allah hepimizi muhafaza etsin. Ümmeti
Muhammed’i fitnelerden muhafaza etsin, İslam’ı yükseltsin inşallah.
Ve MinAllahu Tevfik
El Fatiha
