Mevlânâ Şeyh Mehmed Adil
25.01.2022
Kalu Bela da Tanışan Ruhlar
Peygamber efendimiz sav buyuruyor ki: ‘Ruhlar yaratıldığı vakit, Kâlû belâ gününde – insanlar şimdi nasıl birbirini tanıyorsa – o zaman da birbirleriyle tanışanlar, o zaman da birbirlerini sevenler, birbirlerinden nefret edenler, birbirlerini sevmeyenler oldu. O vakit ne oluyor? O vakit tanışanlar, birbirlerini sevenler, bu dünyaya geldikleri ve tanıştıkları vakit de birbirlerini seviyorlar. Sevmeyenler bu dünyada da birbirlerini sevmiyorlar. O Kâlû belâ gününde, ruhların yaratıldığı günde daha bizim vücutlarımız yaratılmamıştı. Yaratılıp dünyaya gelince, Allah Azze ve Celle o ruhları vücutlara verdi. Ruhlar değişmedi. Ruh, Allah’ın bildiği sırdır. Kimse bilmez. Ama o zaman birbirlerini sevenler, ruh vücuda girdikten sonra yine aynı şekilde birbirlerini seviyorlar. Sevmeyenler de yine aynı şekilde birbirlerinden nefret ediyor, birbirlerine uymuyor ve sevmiyorlar. ‘Niçin bunu sevmiyorum?’ diye bazen insan şaşırıp kalır. Ama demek o Kâlû belâ gününden kalmış bir şeydir. Sevmek, Kâlû belâ’da insanın kaderine Allah Azze ve Celle’nin sırrıyla yazılmış. Bu sır, dünyaya gelince bir kısmı zahir olur. Ahirette daha çok zahir olur. Allah’ın kudretini, azametini, kimse idrak değil, yanına bile yaklaşamaz. Dünyada da yine aynı şekilde. Ama seveceksen, Allah için seveceksin. Allah için buğz edeceksin. Allah’ın sevdiklerini seven, ne mutlu sana ki Allah seni o güzel insanların arasına koymuş. Allah iyi insanları sevdirdimi, o da büyük bir nimettir. Kötü insanları sevmemek o da elde değil, Allahın verdiği şeydir. Onun için, bu dünyada yaşarken insan iyileri sevmesine dikkat etsin ki, iyi insanlar arasında olsun, güzel insanlar arasında olsun. Kötüyü, zalimi, müşriği, Allah’ı tanımayanı sevmeye mecbur değiliz. Onları sevmeyiz. Allah’ı, Peygamberi, evliyaları, sahabeleri, Ehlibeyti seveni severiz. O da büyük bir nimettir. Onları sevmeyenleri sevmeyiz. Mecbur değiliz sevmeye. Dediğimiz gibi, ruhlarımızdadır o. Mecbur edemezsin. Dünyada kimsenin gönlünü ne zorla, ne parayla, ne dövmekle, ne sövmekle, ne eziyetle yapamazsın. O Allah’ın bir vergisidir, sevgisidir. Verdiği bir nimettir. İnşaAllah bizim tarikat sevgi tarikatıdır. Tarikatların hepsi öyle. Nakşibendi tarikatı da onların başındadır. O bu güzel insanları sever. Zulmedenleri, kendi kafalarına göre hükmedenleri sevmez. ALLAH iyilerle beraber etsin. Kalplerimizi daim iyi insanları sevdirsin İnşaAllah. Tevfik Allah’tandır. Fatiha.
